Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Suriye sınırlarında teyakkuzda olan birliğimize yapılan saldırı sonucu Şehadet şerbeti içen kahraman mehmetciğimize şehadetlerinin kabul ve makbul olmasını, ailelerine sabırlar ve gazilerimize acil şifalar diliyorum. Türk milleti olarak merhamet ve vijdan duyguları içerinde kimseye zarar gelmeden barışcıl yöntemler ile sulh yolu ararken bu kahpe saldırı Türk ün sabrını taşırmıştır. Bundan sonra olacakları hep birlikte göreceğiz.
Bana göre son 10 yılda cennet vatanımız TÜRKİYE Dünya ülkeleri ve bilhassa Türk-İslam coğrafyası üzerinde etkin bir konumda rol alıyor. Ülkemizde hasretini duyduğumuz demokrasi ve güç karşısında Dünya ülkeleri her türlü kahpe oyunlar oynasa da bu millet Demokrasiyi ve gücünü tüm Dünya ya gösterdi ve göstermeye devam ediyor.
Ben inanıyorum ki Türkiye de yaşayan tüm insanlarımız, bu ülkenin gelişmesini, güçlü olmasını, refah seviyesinin üst düzeyde olmasını, muasır medeniyetlerin içerisinde yer almayı, barışı ve huzuru istiyorlardır. Türk-İslam aleminin bir araya gelmesi, birlik olması, atalarımızın geçmişte yaşattığı gücü yaşatması için atılımlara ihtiyacımız var. Osmanlının devrilişi ve Kurtuluş savaşından sonra ilk kez bu kadar güçlü bir ülke konumuna geldik. Millet uyandı bir kere, TÜRKİYE nin yükselişini kimse durduramayacak inşallah.
Sayın Cumhurbaşkanımızın en son Afrika ülkelerine yaptığı geziler, yapılan askeri ve siyasi anlaşmalar, Libya ile yapılan anlaşma ile Akdeniz in tekrar bir Türk gölü haline gelecek konumda olması, Türklerin Afrika ülkelerinde İslam birliğinin Lideri gibi karşılanması, en çok ses getiren Sevakin adasının hizmetimize tahsis edilmesi, Çad, Tunus, Cubuti ve diğer Afrika ülkelerindeki yer edinmelerimizi asıl amacı sömürge olan devletleri rahatsız etti. Osmanlı zamanında 400 yıl sadece bir Vali ile adaletle yönetilmiş olan bu yerler şimdilerde sömürgeci devletler tarafından harabe haline getirilmiş. Halk yoksul ve perişan durumda, Türkleri gördüklerinde Osmanlı geldi diye seviniyor. Ama içimizde halen bunu göremeyenler var.
Kim ne düşünürse düşünsün Allah (cc) ‘ ın adaleti ve taahhüdü tam vaktinde yerine gelecektir. Ben 2020 yılının TÜRKİYE nin TÜRK-İSLAM ülkeleri içerisinde yükseliş yılı olacağını düşünüyorum İnşallah. Rahmetli babam DOSTOZAN’ ın Hasret şiirinde dediği gibi, yeni ve güçlü Türkiye için, birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği bu günlerde Büyük ve Güçlü TÜRKİYE için çalışılır ve başarıya ulaşılır inşallah. Bizlerde hasretini duyduğumuz güçlü TÜRKİYE’ nin mutlu milleti oluruz.
Bu vesile ile Dostozan’ın Hasret şiirini sizlerle paylaşıyor sağlık, mutluluk ve huzur içerisinde her şeyin gönlünüzce olması temennisi ile sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
HASRET
Sevda bahçesinde güller açıyor.
Dikenli telleri atlayıp da gel.
Gün batmak üzere zaman geçiyor,
Geceyi gündüze katlayıp ta gel.
***
Nil nehrine hasret akıyor Tuna.
Misk-i amberleri döktüm yoluna.
Bir selamın gönder yeter kuluna.
Cezayir, Tunus'u yoklayıp da gel.
***
Mısır'ı, Libya'yı tüm Akdeniz’i,
Kapat İspanya'ya mesafemizi.
Asya da bekliyor gür sesimizi,
Yolunu keseni haklayıp da gel.
***
Her müşküle çare, derde dermandım.
Dağa, taşa geçer idi fermanım.
Gönül lambasını yaktım sultanım,
Tüm eski dostları toplayıp da gel.
DOSTOZAN
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.02.03.2020