Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
İslam dünyasının buruk şekilde idrak ettiği mübarek Ramazan ayı içerisindeyiz. Pandemi dönemi bizlere Ramazan ayının güzelliklerini kutlamamıza müsaade etmiyor. Bir araya gelip iftarlar yaptığımız kalabalık gruplar, eş dost akraba ile bir araya gelememeler, teravih namazlarının bile evlerde kılındığı tatsız bir dönem yaşıyoruz.
Bizler İslam kültürünü, Türk kültürünü, vicdanı, merhameti, atalarımızdan aldığımız terbiye, bilgi doğrultusunda kullanan ve gittiğimiz yerlerde de tatbik ederek huzur ve adaleti sağlayan bir neslin torunlarıyız. Pandemi dönemi de olsa yardımlaşmayı bırakmamalıyız. Çevremizde o kadar çok ihtiyaç sahibi aileler var ki, onları bulup iftar sofralarında yapamadığımız ikramı onlara zekat ve fitrelerimizle yapabiliriz. Rabbim en iyisini bilir, ona sığınır yalnız ondan yardım dileriz. O kendine sığınanları başkasına muhtaç etmez.
İnsan hayatını ahrete uygun yaşamalı. Tabi ki inancına göre olmalı bu yaşantı. Müslümanların yaşantısı ise hem ahrete hem insanlığa örnek olmalı. Rahmetli Babam, DOSTOZAN-Mehmet Hanifi Sarıyıldız, Kitabe Şiiri ile Ahirete yaptığı hazırlığı bu Dünya da yaşadığını anlatmaya çalışmış ve son cümlede mezar taşının serüvenini söyleyeceğinden bahsetmiş. Kendi nasıl ifade ederdi bilemiyorum ama biz mezar taşına kendi şiirinde de bahsettiği üzere :” Şahit olunuz,
La ilahe illallah Muhammeden Resulallah”
Kelimesini yazdırmıştık. İnancına göre yaşayan babama Allahtan rahmet diler siz dostlardan Fatiha beklerim.
KİTÂBE
Ufukta, şafağa hasret beklerim.
Gün olur zamanı deler gözlerim.
Kara bulutları sürerken gerçek,
Buğulu camları tek tek silerim.
***
Bir keskin törpüdür beynimde zaman.
Şüpheyi yok eder içimde iman.
Ruhumu beş vakit yıkar dualar,
Dilimi zapteder bir ulu ferman.
***
Benlik alevidir yakan tenimi.
Edeptir içimden atan benimi.
Sabrın gölgesinde serinlenirim,
Söyler mezar taşım, serüvenimi.
DOSTOZAN-1987
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.19.04.2021