Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Kahramanmaraş’ımızın 12 Şubat ta büyük coşku ile kutlanan Kurtuluş Bayramına sayılı günler kaldı. İnşallah hava durumu müsait olur da yine coşku ile kutlanır. Kış şartlarının bu sene sert geçmesi kutlamaları biraz zora sokacak olsa da çetelerimiz her halikarda kutlama yapacaktır. Milli mücadelenin nadir bir örneği olan Maraş Milli mücadelesi hak ile batıl arasındaki savaşı da akla getirmektedir. Dini kaynaklarda bahsedilen Armagedon savaşı da hak ile batıl arasında olacak Allahın izni ile İslam galip gelecektir. İnşallah bu mübarek zafer biz Türklerin elinden olacaktır.
Türk milleti İslama geçtikten sonra hep başı çekmiş ve İslama en büyük hizmeti vermiştir. TÜRK’ ün esarete ve namussuzluğa tahammülünün olmadığını yıllar önce Kahraman şehrimiz tüm Dünya ya göstermiş, en son 15 Temmuz 2016 ihanet kalkışmasında tüm dünya bir daha görmüş ve yüce TÜRK milleti Bayrağımızı el üstünde ve gönderde tutarak bir daha göstermiştir. Yüzyıllar geçse de yüce TÜRK milleti Hür yaşamış ve Hür yaşayacaktır. Biz Türkler esareti, işgali kabul edemeyen milletiz, bizim muradımız ya zafer ya da şehit olmaktır.
Şairimiz DOSTOZAN bayrak olayını anlattığı İstiklal ve Cuma şiirinde Hürriyet nasıl olur kısaca özetlemiş;
“Hürriyet, imanla bir olur ancak.
Kalenin burcunda durmalı sancak.
Kiminde mavüzer, kiminde bıçak .
Bayrağa madalya taktı Maraşlı.”
Dostozan Gün Doğacak şiiri ile yine dostu olan Üstad Sezai Karakoç’ un bir şiirine nazire olarak yazarak günümüzde de geçerli telkinler vermiştir. Tüm Müslümanlara muzaffer olmaları için dua ediyor, Kahramanmaraş’lıların 12 Şubat Kurtuluş Bayramını şimdiden kutluyor ve Gün Doğacak şiirini sizlerle paylaşıyorum.
GÜN DOĞACAK
Önümde dağ dağ engebe;
Aşmam gerek, aşmam gerek.
Geceler gündüze gebe,
Menzilde buluşmam gerek.
***
Rüzgarlar fısıldar durur.
"Sonsuzluk kervanı" yürür.
Başı boş köpekler ürür,
Onlarla savaşmam gerek.
***
Bu yükü taşıyanların,
Etrafında halkalarım.
Sıra bende diye yarın,
Mihnete alışmam gerek.
***
Gün doğuyor gün doğacak.
Açmış Ayasofya kucak.
Şahzadem elinde sancak,
Saf olup surlaşmam gerek.
***
Şahzade başında sancak,
Burçlarda dalgalanarak,
Gökleri kucaklayacak.
Bu ruhla yarışmam gerek.
***
Hani Yunus nerde deme.
Uzansam değer elime.
Dokunmakta ne kelime?
Sarılıp koklaşmam gerek.
***
Selam olsun doğan güne.
Şükrederim ben bu güne.
Selam atiye ve düne,
Küslerle barışmam gerek.
Mehmet Hanifi Sarıyıldız
/29.10.1964-1967-ANKARA-KONYA
(Sezai Karakoç’un bir şiirine nazire olarak yazılmış.)
Bu şiiri büyük şaiir, orta okul ve liseden sınıf arkadaşım olmakla gurur duyduğum Sayın Sezai Karakoç'un, 'Şehzade Başında 'adlı bir şiirine, nazire olarak yazmıştım. Altmışlı yıllarda İstanbul gazetelerinden birinde neşr olmuştu. Değerli dosta sevgi ve saygılar.
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.31.01.2022