Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Yine Dağlıca, yine acı haberler. Son zamanlarda Ülkemizde ki terör olayları yüzünden her gün şehit haberleri ile uyanır olduk. Yürekler yanıyor, anaların, babaların, kardeşlerin yüreği sızlıyor, sadece onlar mı Vatanını seven, vicdanı olan her insanın yüreği sızlıyor. Dağlıca da ve bu vatan için canını veren tüm şehitlerimizi minnetle anıyorum, ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum. Ülkemize barış ve huzurun bir an önce gelmesi için dua ediyorum.
İnsanlarda derin yaralar açan, bu büyük acıların azaltılması, yeni acıların yaşanmaması bu güzel ülkede yaşayan güzel insanların elinde olan bir durum. Yıllardır gencecik insanlar kandırılarak ellerine silah tutuşturulup, yine kendileri gibi gencecik ülkesi için vatani görevini yapan kardeşlerine ve hiçbir olaydan haberi olmayan masum insanlara mermiler yağdırılıyor. Kime ne faydası olacak bilemiyorum, insanlar neden birbirlerine bu kadar kin tutabiliyor, kimlerin oyununa geliniyor, aklım almıyor bir türlü. O kadar güzel bir ülkede yaşıyoruz ki hepimize yetecek toprak da var, işte var, aş ta var. Terörü bitirmek için harcanan paralar doğuya yatırım olarak harcansa şu an Dünya devlerinden bir ülke olurduk. Sıkıntı da bu herhalde Türkiye’ nin güç olması istenmiyor. Bu ülkede yıllardır barış içerisinde yaşayan insanlar bunu anlayıp eski tarihlerde olduğu gibi birbirlerine kenetlenerek, dış güçlere karşı koymalı, barış ve huzuru kendimiz sağlamalıyız.
Yıllarca ağalık ve aşiretler tarafından hor görülerek, maraba olarak çalıştırılan bilhassa ülkemizin doğu kesiminde yaşayan ekonomik varlığı olmayan insanlar, eğitimden uzaklaştırılmış bilgi sahibi yapılmadan köle gibi çalıştırılmıştır. Ülkemize barış ve huzur gelmesin diye ellerinden geleni yapıyorlar. Bunun üstesinden geliriz fakat, hepimizin tek yürek, tek devlet düşüncesi ile bir arada dostluk içerisinde yaşaması gerekir.
Türk devleti güçlüdür, şefkatlidir, terörü bitirmek için elini uzatmıştır. Bundan sonrası elini uzatmayanın kökünü kazımak gerekir. Gönlümden geçen ölümler olmadan, barış içerisinde yaşamak fakat, teröre karşı en acımasız şekilde çözüm bulunması şart oldu.
Rahmetli babam Mehmet Hanifi Sarıyıldız, bu kanayan yaraların bitmesi için şiirlerinde mesajlar vermiş, Dostozan mahlasını şiirlerinde ki kardeşlik, barış ve dostluğa verdiği öneme binaen hak etmiş bir şairimizdir. Her defasında barıştan, dostluktan yana olduğunu belirterek her iki tarafında birbirleri ile kucaklaşması kenetlenmesi doğrultusunda düşüncelerini şiire dökmüştür. Aşağıdaki şiiri de bunun örneklerinden bir tanesidir. Sevgi ve saygılarımla beğeninize sunuyorum.
ESİR ALSAM MERMİLERİ
Çıksam şu ulu dağlara,
Çılgınlar gibi bağırsam.
Merhaba desem bahara,
Top top çiçekler toplasam.
****
Esir alsam mermileri,
Sebil etsem sevgileri.
Siperdeki her askeri,
Öpüp de bağrıma bassam.
****
Sineme hançer giriyor,
Her gün bir dalım kuruyor.
Nice ocaklar sönüyor,
Bitmiyor elemim tasam.
****
Gel dağlardan şehre göçek,
Tarla sürüp, ekin biçek.
Gönlümüzde açsın çiçek,
Bağışlasın yüce makam.
****
Kardeş kardeş oturalım.
Birlikte hayal kuralım.
Bu asra damga vuralım,
Yazılmasın kanla yaşam.
DOSTOZAN/M.HANİFİ SARIYILDIZ
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.07.09.2015