Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Dün 15 Temmuz kalkışmasının 3. Yıldönümü idi. Halkımızın ihanet eden güce karşı topyekün duruşu ile yüzlerce şehit ve gazi vererek engellediği bir kalkışma idi. Türk halkı gövdesi ile tanklara karşı durarak imanı ile toplara tüfeklere karşı durarak ülkemize yönelik bu kalleş baş kaldırıyı engelledi. Türk milleti yüz yıllarca kurtuluş mücadelesi vermiş bu yüzden her Türk asker doğar terimi bizim lügatimize girmiştir. Tüm Dünya ülkelerinin kıskandığı ve topraklarımızda gözü olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Kıymetini bilip birlik ve beraberlik içerisinde dosta güven düşmana korku veren bir şekilde yaşamamıza devam etmeliyiz. Hele son zamanlarda savunma sanayinde yaptığımız yatırım ve buluşlar ile tamamen ülkemiz üzerine yüklenen dış güçleri görmemek için kör olmak lazım.
Bunun yanında ülkemizin dört bir tarafında yatırımlar yapılmakta, yer üstü ve yer altı kaynaklar değerlendirilmeye ve işletilmeye başlanmaktadır. Osmanlı zamanında olduğu gibi Akdeniz de artık bizim de gemilerimiz söz sahibi olmakta donanmamız ve araştırma gemilerimiz ile Akdeniz i tekrar Türk Gölü yapmak için uğraş vermeliyiz.
Nitekim gemilerimizin varlığı tüm Avrupa ülkelerini ve Akdeniz kıyısında bulunan düşman ülkeleri rahatsız etmektedir. Üstüne birde Doğalgaz ve Petrol araması yapmamız düşmanlarımızı korkutmaktadır. Ege de kaybettiğimiz adaları düşünürsek Kıbrıs bizim için ne kadar kıymetli anlamak lazım.
Rahmetli Dostozan Düşüncelerim Şiiri ile bizlere yıllar öncesinden Türk Kıbrıs hakkında bilgiler veriyor. Lafı uzatmadan sizlerin beğenisine ve takdirine sunuyorum.
DÜŞÜNCELERİM
Bir kuş kanadın da düşüncelerim.
Doğudan batıya gidip geliyor.
Harf harf, satır satır tüm hecelerim,
Türk Kıbrıs üstünde düğümleniyor.
***
Azer’den, Kafkas’tan, Rodos, Kırım’dan.
Seni kıskanırım, billah karımdan.
Hilal kaşlı, al yıldızlı yarımdan,
Senin için söylenen bir ses geliyor.
***
Derdini derdime katamadımsa,
Sensiz uykulara, yatamadımsa,
Uğruna bir kurşun atamadımsa,
Ateşim, gittikçe alevleniyor.
***
Artık yavaş yavaş silkiniyorum.
Cenk urbasını diktiriyorum.
Bütün kainata sesleniyorum.
Ey!...Türk ellerine nefes geliyor.
***
Omuzuma kaf dağını yıksan da,
Boğazımı çelik elle sıksan da,
Şark’ı, Garb’ı toplayarak çıksan da,
Çaresiz atlarım eyerleniyor.
***
Belki bir hayaldir bendeki bu ses.
Ölmeden, çıkar mı bedenden nefes?
Allahım! yaşasın bende bu heves,
Gönlüm ancak böyle neşeleniyor.
***
Bir kuş kanadın da düşüncelerim.
Doğudan batıya gidip geliyor.
Harf harf, satır satır tüm hecelerim,
Türk Kıbrıs üstünde düğümleniyor.
Dostozan/ M.Hanifi Sarıyıldız
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.16.07.2019