Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
İlkyazıma Dost kelimesinden bahsederek başlamıştık.
Dostozan kitabınının tanıtımında Kahramanmaraş Eski Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Poyraz, Mimar-Şair-Yazar rahmetli Kadir Tanır ve K.Maraş Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Sayın Serdar Yakar beyin DOSTOZAN hakkındaki görüşlerini, DOSTOZAN kitabındaki yazılarından kısa notlar ile sizlere naklediyorum.
MUSTAFA POYRAZ
Hanifi abiyi kelimelerle anlatmak ne mümkün.
Mahalleden abimizdi o bizim. Hayatımızı şekillendiren ve bizi bugüne hazırlayan birçok davranışı biz onda gördük, ondan aldık. Sevgiyi, saygıyı ve de hoşgörüyü ondan öğrendik. Güreşi o sevdirdi bize tıpkı şiiri sevdirdiği gibi…
Kahramanmaraş’ı onun kadar çok sevenini görmedim desem mübalağa olmaz sanırım. O, Kahramanmaraş’a hizmeti bir ibadet olarak gören biri idi. Türk güreşinin Kahramanmaraş’ta yeniden ayağa kalkması yolunda büyük çaba gösterdi. Şiirler yazdı, organizasyonlar yaptı. Sonuçta Karakucak Güreş Festivallerinin oluşmasına ve süreklilik kazanmasına büyük katkılar sağladı.
Birbirinden güzel ve anlamlı o şiirler bizimle ve de bizden sonra yaşayacak hep… Hem de yazarına Fatihalar okutarak…
Saygı ve dualarımla…
KADİR TANIR
Dostozan, şiirlerinde genellikle hece vezni kullanmıştır. Serbest vezinde yazdıkları şiirler de vardır. Fakat hecede daha başarılı olduğu görülür. Kullandığı temalardan memleket sevgisi daima ön plana çıkar. Öyle ki o, Maraş’ın havasına, suyuna, diline, şivesine, doğal zenginliklerine, yöresel ürünlerine: dondurmasına, biberine, tarhanasına, firiğine, çöreğine.. gene yöresel oyun ve sporlarına, meyve bahçelerine, üzüm bağlarına.. ve de kaynak sularına, bilhassa da onların çıktığı yerlere vurgundur. (Ona suyun çıktığı yer denilince kilometrelerce yokuş yukarı yürüyerek o yere ulaşmadan, o noktayı doya doya seyretmeden edemezdi.)
Yunus Emre ve Mevlana hayranı olduğunu saklamaz ve bazen onların, bazen de Necip Fazıl, Yahya Kemal, hatta Hayati Vasfi, Abdurrahim Karakoç dilini kullanmaktan çekinmez. Hatta ‘Lügatçe’ ve ‘Tek yol İslam Yazacağım’ da onların unuttuklarını, sanki onların diliyle yazmış ve tamam etmiştir.
Sonuç olarak rahatlıkla: Dostozan, yerelden hareketle ulusalı ve evrenseli yakalamıştır diyebiliriz. Bunu derken adı büyük şair olarak geçen kişilerin eserleriyle onunkini karşılaştırmak ve kıyaslamak yeterli olacaktır. Bu mükemmel şiirler bir köşede unutulsa herhalde çok yazık ve onun hatırasına büyük saygısızlık olacaktı. Eserin ortaya çıkarılıp basım ve yayımında emeği geçen herkesi kutluyorum. Şimdi iş bu nadide eseri layık olduğu yere iletebilmekte.
SERDAR YAKAR
M.HANİFİ SARIYILDIZ (DOSTOZAN) VE ŞİİR
Dostozan…
1931’de Maraş’ın Yörükselim mahallesinde dünyaya gelir. Daha ilkokula giderken şiir yazmaya başlar. Ağabeyi Mustafa aracılığı ile “Büyük Doğu”larla tanışır. Fikir dünyası Büyük Doğu hamuru ile yoğrulur.
İlk ve orta öğreniminin ardından Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesine devam eder. Öğrencilik yıllarında öğrenci cemiyeti başkanlığı yapar.
Maraş için yazdığı “Mektup”lar o yıllarda “12 Şubat” dergilerinde yayınlanır.
Bu mektupların ilkinde ozanımız Maraş özlemi ile şöyle seslenir:
“Gerilmiş araya dağlar yay gibi
Her an istiyorum varamıyorum
Ana’sın arayan yavru tay gibi
Şubat yaklaşınca duramıyorum.
Karlı dağlarında keven olayım
Şanını her yerde öven olayım
Bir çıkmaz sokakta düven (dükkan) olayım
Artık senden ayrı olamıyorum.
Seninle doluyum, sana hasretim
Karasevdalıyım sen de kısmetim
Bu yazdığım şiir, bütün servetim
İnan yol parası bulamıyorum.”
Benzer övgüler ve içlenmelerle devam eden ve 16 dörtlükten oluşan bu uzun şiir Ozanın gurbette memleket özleminin dorukta olduğu durumu yansıtır bize.
Bu mektuplar yıllar yılı devam eder. “Mektup 1”, Mektup 2”, Mektup 3” diye…
Şair Mustafa Okumuş’un tesbitiyle: Bu şiirlerde Dostozan, Maraş’ın doğasını, sosyal çevresini, beslenme kültürünü, törelerini ve yerel ağız farklılıklarını betimlemeleriyle, otantik bir yaklaşımla, şiirsel ifadeyle öylesine sarmalamış ki, her okuyucu (nereli olursa olsun) biraz da Maraşlı oluverir.
2004 yılı içerisinde kendi imkanları ile yayınladığı kitabın ismi dahil her satırı Maraş kokar.
Kitap önce “Maraşca” adıyla hazırlanır. Ekonomik sıkıntılar kitabın yayınlanışını geciktirince “Kar” adıyla kitaba ikinci bir bölüm eklenir. Böylece “Maraşca ve Kar” doğmuş olur.
Kitabın en başında mektuplar yer alır. Dostozan ikinci mektupta yine gurbetten, Ankara’dan seslenmektedir. Yıl 1965’dir.
“Selamünaleyküm sevgili edem
Mektubum gecikti gene bu sefer
Dezzeme, emmime, bibime selam
Ellerin öperim hep teker teker.
Ahırdağı gene karla doldu mu?
Geçen ki mektubum seni buldu mu?
Komşu kızı Hatiç, gelin oldu mu?
Eskere gitti mi sümüklü Ejder?”
Ve ardından üçüncü mektup:
“Gine geldi şubat gamlandı gönül
Acep şimdi Maraş notar ki edem?
Kabardı ayranım canlandı gönül
İçim, bir bir döksem ne der ki edem?
Kandıl’ı, Kazma’yı, Büğlek, Kerhan’ı,
Postalı çekip de gezsem her yanı
İnce belli, kömür gözlü yar hanı
Köy köy varıp sorsam, ne der ki edem?”
Dostozan’ın Maraş için yazdıkları şiirlerin isimleri alt alta yazılsa ne denli bir Maraş aşığı olduğu çıkar ortaya…
En başta mektuplar var dedik. Hem de altı tane.
Sonrası; Maraş 1, Maraş 2, Maraşlı, Maraş’ın, Maraş’ım, Maraşlıyım Ben, Övgü, Bir Destan ki, İstiklal ve Cuma, Maraş’ta Gezi, Oniki Şubat, Maraşca, Lüğatçe, Kurtuluş, Sütçü İmam vs devam eder gider…
Kahramanmaraş Güreş-Halter İhtisas Kulübü Başkanlığına 1976 yılında seçilir. Bölgede Karakucak Güreş Festivallerinin başlaması onun çabalarıyla gerçekleşir ve geleneksel hale gelir. Bu günün anısına özel imalatlar yapılır.
Er meydanında okunan şiirler dahi onun kaleminden dökülür kağıda ve dile gelir:
“YAŞAR ol, ATİK ol, GAZANFER ol gel
NASUH ol, ATLI ol ve BEKİR ol gel,
Hangisini saysam sen, hep bir ol gel,
Yeşersin çayırlar sula pehlivan.
Kuyruklu bir yıldız gibi doğmayın
Senede bir açan çiçek olmayın
Öyle hasretim ki her gün uğrayın
Dönün yediveren güle pehlivan.”
“Maraşca ve Kar”ın ikinci bölümünü oluşturan “Kar”da serbest şiiri de deneyen Dostozan başta “Kar” şiiri olmak üzere birbirinden güzel şiirler kaleme alır.
21 Aralık 2008’de vefat eden Şairimize Allah’tan rahmet dilerken eserin yayınlanmasında emeği geçen başta vefakar evlat Atilla ve Adnan Sarıyıldız kardeşler olmak üzere tüm emeği geçenlere sonsuz şükran…
Bizlerde DOSTOZAN kitabının yayınlanmasında emeği geçenlere teşekkür eder, tüm Dostların yeni Miladi Yılda Sağlık, Mutluluk, Barış ve Huzur içerisinde her şeyin gönüllerince olmasını dileriz.
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.
· Kahramanmaraş Belediye Başkanı
· Yazar. (Ankara’da Hastane odasında yazdığı bu yazının akabinde 14 Aralık Çarşamba günü Hakk’ın rahmetine kavuştu. Cenazesi 16 Aralık Cuma günü Kahramanmaraş Ulu Camiinden kaldırılarak Şeyh Adil mezarlığına defnedildi.)
· Kahramanmaraş Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü