Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
12 Kasım Erzincan ve Düzce Depremlerinin yıl dönümü idi. Dün yine 12 Kasım da Irak Süleymaniye merkezli 7,3 şiddetinde bir deprem oldu. 17 Ağustos 1999 yılında İstanbul depremini otuz ve daha büyük yaştakiler gayet iyi hatırlarız. 2011 de Van Depremini yaşadık ve bir daha ülke olarak acılar yaşadık. Yardımlaşmanın en hızlısı ve büyüğünün yapıldığı, depremden zarar görenlerin her türlü ihtiyacının karşılanmaya çalışıldığı, hatta şehrin yeniden yapılarak depremzedelerin yeni konutlara kavuşması sağlandı. Allah (cc) ülkemize bir daha böyle acılar yaşatmasın inşallah. Depremde hayatını kaybedenleri bir daha rahmetle anıyorum.
Ülkemiz coğrafyası ve yaşadığımız şehir Kahramanmaraş’ta deprem bölgesi, deprem öldürmez ihmal öldürür derler. Yetkililer Deprem ile ilgili önlemleri almak için o gün bu gün bilgi veriyor, kentsel dönüşüm, sağlamlaştırma, korunma ile ilgili ellerinden geleni yapıyorlar. 12 Kasım tarihi benimde dikkatimi çekti, uzmanlar araştırıyordur mutlaka. Bizlerde Deprem konusunda kendimizi, yakınlarımızı ve çevremizi bilinçlendirerek Allah korusun olası bir depremde neler yapmamız gerektiğini bilmeliyiz. Bu güne kadar afetlerde vefat edenlere Allah’tan (cc) rahmet diliyorum, Rabbim ülkemize böyle afetler yaşatmasın inşallah diyerek İstanbul depreminde duygularını ZELZELE şiiri ile anlatan DOSTOZAN şiirini sizlerle paylaşıyorum.
ZELZELE
Yerler şerha şerha yarıldı birden.
Gecenin karnına saplandı sancı.
Feryattı, ağıttı yerden fışkıran,
Arzın midesine oturdu acı.
***
Öksürdü, aksırdı, kustu sonunda.
Dağ gibi binalar yerle bir oldu.
Marmara günlerdir karnı burnunda,
Sara illetine geldi tutuldu.
***
Zelzele beynimde patladı benim.
Lif lif, hücre hücre saçıldım yere.
Göçükler altında tutuldu dilim.
Tahammül dayanmaz böyle kadere.
***
Hala da günlerdir titreyip durur.
Kim bilir ne zaman, ne gün duracak?
Bir acı bitmeden öbürü gelir,
Yazık, tütmez oldu binlerce ocak.
17 Ağustos 1999/DOSTOZAN
M.HANİFİ SARIYILDIZ
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.13.11.2017