Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
28 Ekim Mevlit Kandili, 29 Ekim ise Cumhuriyet Bayramının kutlandığı bu haftada, İslamı bize tanıtan Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) efendimize sonsuz salat ve selam olsun ve Cumhuriyeti bizlere emanet eden Büyük Komutan Atatürk’ ü, silah arkadaşlarını ve milli mücadelede bulunan TÜRK halkını saygıyla, rahmetle anıyorum.
Tüm dostların ve İslam aleminin Mevlid Kandilini kutlar yüce rabbimden hayırlara vesile olmasını niyaz ederim. İnsanlığın kurtuluşu için gönderilen son ve en büyük peygamber, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) 571 yılında Kameri aylardan Rebiü'l-evvel ayının 12. gecesi doğmuştur. Bu mübarek geceye "Mevlid Kandili" denmiştir.
Bu gece, müslümanlar arasında yüzyılllardan beri büyük bir coşku ile kutlanmakta, Sevgili Peygamberimiz derin bir saygı ile anılmaktadır. Büyük Türk Alimi Süleyman Çelebi tarafından yazılan ve asıl adı "Vesiletün'necat" olan mevlid kitabı O'nun doğumunu, üstünlüğünü ve mucizelerini en güzel bir şekilde dile getiren değerli bir eserdir. Avrupa da Peygamber efendimize ve İslama karşı başlatılan çirkin saldırılarında biran önce durması için dua edelim. Rabbim onları ıslah etsin ve İslam’ı onların üzerine de hakim kılsın inşallah.
Yurt dışında olduğu gibi yurt içinde de İslama ve Vatana ihanet edenler bulunmaktadır. Atatürk kurtuluş savaşında mücadele ederken, yurdumun dört bir yanından gelen vatan evlatları canlarını ortaya koyarak savaşmış ve yüzbinlerce şehit vermişizdir. Şehitlerimiz biz birbirimize düşelim diye değil bu vatana hep birlikte sahip çıkalım diye savaşmıştır.
Konu Vatan fakat konuşulanlar farklı. Kimi koltuk sevdasında, kimi kendi düşüncesinin doğru olduğunu karşısındakine çirkin şekilde kabul ettirmeye çalışıyor, kendini haklı bulan karşısındakinin düşüncesine saygı göstermiyor. Bilhassa sosyal medyada yalan, iftira, çirkin saldırılar ve doğru olmayan bir sürü bilgi kirliliği ile insanlar rencide ediliyor, kışkırtılıyor. İnsan olarak demokratik toplumda yaşamayı öğrenerek, güzelim cennet vatanımızın gelişmesine ve büyümesine katkıda bulunmak için her fert elinden geleni yapmalı, hiçbir yere, kimseye, nesneye zarar vermemeli, saygılı olmalı, insan haklarına, hukuka, sözlerine ve davranışlarına dikkat etmelidir.
TÜRKİYE çok güzel bir ülke; Dünyanın istediği bu toprak parçası, bizim vatanımız. Şehitlerimizin kanı ile alınmış, yurt yaptığımız yer.
Dostozan, şiirlerinde Mevlana ve Yunus Emre gibi değerlerden etkilenmiş, inancını, düşüncelerini şiirlerine açıkça yansıtmıştır. Yaşadığı zamanlarda İslam inancını elinden geldiğince bilinçli ve güzel bir şekilde, çevresindekilere de, ailesine de örnek olarak yaşamaya ve yaşatmaya çalışmıştır.
Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü yaptığı dönemlerde Kahramanmaraş’ta birçok köye Cami yapılmasına da vesile olmuştur. Allah babamdan razı olsun, mekanı cennet olsun. İslam düşüncesi, inancı ve ahlakını konu olan şiirlerini ara sıra paylaşıyorum, bugün Peygamber efendimize duyduğu sevgiyi, O’ na olan hasret ve özlemini anlatıığı NAAT şiirini sizlerle paylaşıyorum. Rabbim sevdiklerinizle birlikte, sağlık ve huzurla nice mübarek günlerde buluşmayı nasip eder inşallah.
NAAT
Neyin aydınlığıdır, parlayan o yüzünde?
Nurdan bir ışık sanki, yanıyor gözlerinde.
***
Kutsal tevhit sancağı, dalga dalga saçların,
Yanaklarında açmış, çiçekleri baharın.
***
Sevgi, aşk saçılıyor cömertçe ellerinden.
Sevinç çığlıklarıdır üstümüze dökülen.
***
Zulüm ayaklarının altında ezilirdi,
Senin olduğun yerde korkusuz gezilirdi.
***
Birer birer inerdi dileseydin yıldızlar.
Bakışınla erirdi kutuplardaki buzlar.
***
Bize, bizi anlatan, öğreten de sen idin.
İnandım iman ettim getirdiğin en son din.
***
Bilirim senin için yaratıldı kainat.
Yalnız şeytan mel'unu Zatına etmez biat.
***
O da sırtına almış Allah'ın lanetini,
Ebediyen yanarak öder kefaretini.
***
Nur yüzünün yanında güneş mum ışığıdır.
Allah'ın sevgilisi, Allah'ın aşığıdır.
***
Kainatın mimarı, temel taşı sen idin.
Unutulan nizamı sen yeniden getirdin.
***
Ebediyyen mutludur, sevgini paylaşanlar.
Onlardır bir çırpıda kıl köprüyü aşanlar.
***
Senin devrini görsem, bin can olsa verirdim.
Bakamazdım yüzüne mumlar gibi erirdim.
***
Okyanuslar ve gökler, ufkuna dar gelirdi.
Bir işaret eylesen, Lebbeyk ya Resul, derdi.
***
Sen geldin bütün yollar birer birer açıldı.
Doğduğu gün dünyaya misk-i amber saçıldı.
***
Ufkumuzda açılan nurdan kapı idin sen.
Meçhulleri apaçık önümüze serdin sen.
***
Senin için yarattı tüm varlığı Allah'ım.
Bense izinde gezen zavallı bir seyyahım.
***
Bilinmeyen ne varsa bize geldin öğrettin.
İman ettim, inandım, getirdiğin en son din.
***
Vasıflarını senin, çözemez hiçbir akıl,
Ey kukla medeniyet, yıkıl karşımdan çekil.
***
Dizginleri vermişler beyinsiz makinaya.
Ne büyük iş yapmışlar güya çıkmışlar aya.
***
Bin dörtyüz sene önce Miraç var iken surda,
Kıyametler kopuyor, aya inmiş bir hurda.
***
İnkarcı medeniyet varsın kudursun dursun
Bize sen yetiyorsun gerisi onun olsun.
***
Sen aleme rahmetsin merhametin hudutsuz.
İzinde gitmeyenler iki dünyada mutsuz.
***
Terbiye, edep, haya, seninle güzelleşti,
Seninle güzel ahlak faziletle birleşti.
***
Sevgi, şefkat saçılır cömertçe ellerinden.
Sevinç çığlıklarıdır gök yüzünden dökülen.
***
Işıksın gözlerime, sen olmazsan göremem.
Sensiz tüm kainatı verseler de istemem.
DOSTOZAN/M.Hanefi Sarıyıldız-1988
Türkiye’ miz de barış ve refah içerisinde dostça yaşamak dileğiyle…
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.26.10.2020