Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar,
21 Aralık 2018 Cuma akşamı Necip Fazıl Kültür Merkezinde vefatının 10.senesinde rahmetli Babam Mehmet.Hanifi Sarıyıldız-DOSTOZAN adına yapılan anma programa katılan, katılamayarak gerek telefonla, gerek sosyal medyadan destek veren tüm dostlara tek tek teşekkür ediyorum.
Programda, açılış ve hoş geldiniz konuşmasından sonra, güzel insan Yaşar Bozhöyük kardeşimin dilinden Kuran tilaveti ile ahrete göç eden geçmişlerimizi rahmetle andık. Akabinde Dostozan-Mehmet Hanifi Sarıyıldız’ ın Hayatını ve hayatından bazı kesitleri şiirlerinden de örnekler vererek sundum.
Programın katılımcılar kısmında ise Sayın Mustafa Okumuş Dostozan’ın Vicdan şiirini, Sayın Ramazan Avcı Su Perisi Şiirini, Sayın Eshabil Karademir Karaozan’a şiirini, Sayın Serdar Yakar Maraşım Maraşlıyım Ben Şirini, Hanifi Yılmaz Maraşta Gezi şiirini, Sayın Mehmet Yaşar Biz şiirini, Sayın Yalçın Yücel Kar şiirini ve Torunu Atiye Nur Sarıyıldız dedesinin oğlum Aradaya yazdığı son şiirlerinden olan Küçük Arda şiirini okuyarak aynı zamanda Dostozan ile ilgili duygu ve düşüncelerini aktardılar. Torunu Atiye Nur Sarıyıldız dedesini anlatırken gözyaşlarına hakim olamadığı gibi o güzel duyguyu tüm salondakilere de aktararak dinleyicilerinde gözyaşları ile bir duygu seli yaşamasına vesile oldu. Atiye Nur Sarıyıldız Dedesinin kendilerine buradaki gibi güzel ve samimi dostluklar bıraktığını, kendilerine sevgi dolu bir miras ve şiirler bıraktığını bahsederken tüm salondakilerin duygulanmasına ve gözyaşları ile Dostozan ın merhamet, vicdan ve sevgisinin ne kadar etkili olduğu, bunu aradan 10 yıl geçsede daha küçük bir çocukken şimdi bile torunlarına, ailesine ve dostlarına verebildiğini söyleyerek dinleyicilerden büyük alkış aldı.
Program sonunda kıymetli Dostlarımızdan kısa kısa anılar dinledik. Babama dayı diyen emekli Milli Eğitim Md.rü Ali Rıza Bağrıaçık, Eski güreşcilerden Faruk Köklü, Eğitimci Aldulhakim Eren, Mühendis-Hukukçu kimliği ile Serdar Erdoğan Yılmaz, Kipaş kurucularından sanayici sevgili Güzel teyzemizin damadı Halil İbrahim Gümüşer, Eğitimci Cevdet Kabakçı ve Dostluk Gurubu Derneğinin Başkanı, aynı zamanda Maraş Bölge Gazetesi kurucularından güzel insan Abdurrahman Akbaba beyler program ve Dostozan hakkında duygu ve düşüncelerini aktararak salonda her kesin hem fikir olduğu aile bağları, sevgi, vefa ve aile büyüklerine olan saygının büyük bir örneğinin sergilendiğinin ortak fikrini belirttiler.
Dostozan’ın torunlarından Adnan Ağbimin kızı Dilara Sarıyıldız da dedesinin resme olan ilgisi, resim bilgilerini içeren belgeleri kendisine vererek kızım resim yapmayı bırakma dediği için Resim öğretmeni olduğunu gözyaşları içerisinde yine salonu duygu seline sokarak anlattı.
Programın sonunda söz hakkı isteyen Hayat arkadaşım, sevgili eşim Yeşim Sarıyıldız, “Üç yaşında babamı kaybettim, beni dayılarım büyüttü onları baba gibi gördüm, ama babasız büyüdüm kimseye baba demedim. Ta ki 19 yaşına gelene, eşimin babasını tanıyana kadar. Ona da ilk başlarda baba diyemiyordum. Dini nikahımızın yapıldığı gün sevgili kayınbabam ben mutfakta iken su içme bahanesi ile yanıma gelerek, kızım bende babasız büyüdüm seni anlıyorum bana içinden ne geçiyorsa onu diyebilirsin dediğinde ilk kez içimden baba diyerek Babama sarıldım ve ağladım” dediğinde salon bir daha gözyaşlarına boğuldu. Finali bu duygu seli ile yapan eşime de bir plaket takdim ederek programı sonlandırdık.
Kıymetli Baba Dostlarım beni yalnız bırakmayarak bu gecede gerek konuşmacı gerekse dinleyici olarak yanımda oldular. Babam bize öyle bir miras bırakmış ki, genelde 30-40 kişi ile yapılan anma programları o gece en az 200 kişi katılım ile gerçekleşti. Sanki bir DOST meclisinde bir büyüğümüzün, dedemizin, amcamızın hayatını anlatıyormuşcasına sıcak, duygu yüklü bir ortam oluştu.
Tüm Dostlara, tüm emeği geçenlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah Dostluklarımızı, birlikteliğimizi, sevgi ve muhabbetimizi daim etsin. Mehmet Hanifi Sarıyıldız Şiirlerinde DOSTOZAN mahlasını kullandığı gibi birçok şiirin içerisinde de sevgi ve merhametten bahseden gecede Mustafa Okumuş Hocamın okuduğu VİCDAN adlı şiiri sizlerle paylaşıyorum.
VİCDAN
Ey vicdan..
Acep sen,
Nerelerdesin?
Kimlerin cebinde,
Hangi kasada,
Yoksa bir servinin dibinde misin?
****
Nerdesin?
Dağlara mı çıktın,
Sürgünde misin?
****
Tetikdeki elde, mermi ucunda,
Yoksulun fakirin dilinde misin?
Rüzgarın elinde, yağmur selinde,
Zalimin, hainin ininde misin?
***
Ey vicdan,
Varsa vicdanın,
Şehre in, kasabaya in, köye in,
Görelim nesin, necisin.
Çık ceplerden, kasalardan,
Herkes ne olduğunu bilsin.
DOSTOZAN
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.24.12.2018