Mevzuuya bodoslama dalacak olursak, Kahramanmaraş için büyük bir şans olan, yaptığı veya vesile olduğu hizmetler piar eksikliği nedeniyle bir türlü kabul görmeyen Mahir Ünal, işin esasında Kahramanmaraş için bir şans(tı)..
Buradaki piar olayı aslında, muhalefetin şak şakçı dediği (ki; iktidarı muhalefeti değişmez her siyasinin bir şakşakçsı vardır. Kimi menfaat için şakılar, kimisi gönül verdiği için şakılar.), ekibinin olmayışındandır.
Necip Fazıl Kısakürek’in; “Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen; hem yolunu kaybedersin, hem dostunu..!” sözünden yola çıkıp, hafta sonu Elbistan’da yaşananları değerlendirirsek, Mahir Ünal’ın etrafında gönülden destekleyenleri kalmadı.
Sebep; yola çıktıkları ile yolda bulduklarını değişti.
Eğer böyle olmasaydı, en azından son Elbistan olayında, AK Parti ve Devletin üst düzey bir görevlisini bulmuşken şikayetini ve taleplerini aktarmaya çalışan muhtara, abesle iştigal edip, olmayacak bir laf konuşan Belediye Başkanını; haddini bildirerek susturan Mahir Ünal’ın bu hareketinin gündeme gelmesi lazımdı. Ve "helal olsun kendi getirdiği belediye başkanını tersledi" diye takdir alması lazımdı.
Ama AK Partinin en büyük eksiklerinden biri olan sosyal medyayı kullanamama olayı burada bir kere daha zuhur etti ve bu hareket gölgede kaldı (Ekip eksikliği ya da küskünlüğü)..
Nasıl kalmasın ki; adamcağız tavuk olmadan tağa çıkmış ve başkan olmadan sözleşme imzalamış. Maden imzaladın, gereğini yerine getireydin bari.
Burada bir paragrafta; Teşkilattan sorumlu Hakan Dereli’ye açmak gerekir. Vatandaşın tepkisinin büyümesi üzerine şer’i-men için, Ekinözü Belediye Başkanını ortamdan uzaklaştıran Hakan Dereli, deruhte ettiği görevin sorumluluğu ve bilinci içerisinde hareket etmiştir. Kutlarız..
Tekrar başa dönecek olursak, Mahir Ünal değerlendirmesini bilene hala Kahramanmaraş için şans. Ama Kahramanmaraş’tan vazgeçtiği artık her ortamda dile getirilen bir Mahir Ünal, Kahramanmaraş için artık şans sayılmaz..