Geçmişte yine 12 Şubat belediyesi ve Başkan Hanefi Mahçiçek ile ilgili bir takım abuk-subuk şeyler paylaştın. Seninde iyi bildiğin ağır ağabeylerden biri kulağını çekti, otur oturduğun yerde dedi. O paylaşımlarını sosyal medyadan sildin.
Belli ki yeniden gaz getirmişler seni, almışsın sazı eline. Mızrabın yok, tellerin bozuk, akort yapamıyorsun ve sadece gürültü çıkarıp kulak tırmalıyorsun..
Ekrem Bekereci senden söz ediyorum.
Yeniden Refah partisinden milletvekili aday adayı olunca, nasıl bir değişikliğe uğradıysan Cumhurbaşkanımıza EXPO’nun gerçek yüzünü gör diye çağrıda bulunmuşsun.
Cumhurbaşkanımız bu etkinliği himayelerine alırken, Hanefi Mahçiçek Başkanın kara kaşına, kara gözüne veya boyuna posuna bakıpta mı bu “himayesine alma” kararını verdi sanıyorsun.
Bu projenin savcı ve emniyetin operasyonuna maruz kaldığını iddia ederken, yapılan operasyonların, teknik takibe alınan başka hususlar ile alakalı olduğunu, soruşturmaya dahil olan kişilerin özelliğinin sadece Belediye personeli olduğunu ve operasyonların Belediye ile ilgisi olmadığını seni gaza getirenler sana demedi mi?
Vermişler eline bilgileri, konuş Bekereci efendi demişler. Hatta; muhtemelen konuş dememişler yazmışlar çizmişler, gel şuraya senin adını koyalım, hemde “geçmişle ilgili kişisel bir hesabın var, onunda intikamını alırsın” demişlerdir.
Expo ile ilgili ortaya attığın iddialar deli saçması olduğu için, o kısımlara hiç girmiyorum. Devletin savcısı polisi demişsin ya. Cumhurbaşkanımız himayesine aldığı bir etkinliği zaten incelettirmiştir.
Şimdi sana tavsiye, git aslanlar gibi, bu yazıyı ben yazmadım, beni gaza getirdiler de.
12 şubat Belediyesinden ve boşu boşuna meşgul ettiğin Kahramanmaraş kamuoyundan özür dile, helallik iste.
Haa yok ben bu işin peşini bırakmam dersen, Japon yapıştırıcı gibiyimdir. Bende bırakmam demedi deme…