Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Ramazan ayının ortasındayız. İslam ülkelerinde savaş, açlık, sefalet devam ediyor. Bu mübarek aylarda bile maalesef İslam dünyasının sıkıntıları bitmiyor. Ülkemizin içinde bulunduğu durumda ekonomik zorluklar ve dış güçlerin oyunları hükümetin kararlarını etkiliyor. Demokrasinin ve gelişmişliğin göstergesi denilen aslında Anadolu kültüründe, İslamın kendisi olan adalet ve hoşgörü hakim olmalı bu yaşantımıza. Ülkemizin üzerinde türlü oyunların oynandığı herkes tarafından biliniyor, inşallah yanlış adımlar atmayız. Herkesimin dikkatli olması lazım, barışın kimseye zararı olmaz ama savaştan herkes zarar görür. Suriyeli kardeşlerimiz bizler için en çarpıcı örnektir. Bu mübarek ayları iyi değerlendirip Ülkemizin ve İslam Dünyasının kurtuluşu için bol bol dua edelim inşallah.
Bazen saatlerce konuşarak anlatamadığınız konuları bir şair birkaç mısrada anlatabiliyor bu bazen bir şarkı bazen de bir şiir oluyor. Dostozan, M.Hanifi Sarıyıldız’ ın şiirinde yazdığı gibi; asıl görmek istediğimiz ise, bu güzel vatanda yaşayan her kültürün, birbirine saygı göstererek, adaletin eşit dağıtıldığı bir toplumda, sağlık, huzur ve barış içerisinde bir arada mutlu bir şekilde yaşamasıdır. Bizim olan bu cennet vatan TÜRKİYE de barış içerisinde, ülkemizin tüm bireyleri bu barış çağrısına uysun ki, geleceğimiz olan gençlerimiz hayata umutla, sevgiyle baksın.
GÖRMEK İSTEDİĞİM
Üstünde hür gezip hür yaşadığın,
Bu toprak, bu vatan, bu ülke senin.
Uğruna can alıp can verdiğimiz,
Bu toprak, bu vatan, bu ülke senin.
***
Hakkı yoktur senden başka kimsenin,
Bu hava, bu deniz, bu dağlar senin.
Adım adım gezip tüm gördüğümüz,
Bu orman, bu bahçe, bu bağlar senin.
***
Cıvıl cıvıl uçan kuşlar senindir.
Uykumu süsleyen düşler senindir.
İpek saçlarını okşayan rüzgar,
Kışlarım, baharım, yazlar senindir.
***
Anadolum buram buram senindir.
Şalvarım, çarşafım, abam senindir.
Türban da senindir, baş örtüsü de,
Ezanım, bayrağım, duam senindir.
***
Mazim de senindir, istikbalim de.
Hitit’den, Asur’dan gelen dilim de,
Yüreği imanla dolu gençliğin,
Bu kağıt, bu kalem hepsi emrinde.
***
Her türlü övgüye layık olan sen,
DOSTOZAN olurdu kölen istersen.
Çık artık meydana hasretlik bitsin,
Göster gül yüzünü şafak sökerken.
***
Altını üstüne getir dünyanın.
İçinden, gördüğüm, çık gel rüyanın.
Ana sütü gibi helaldır hakkım,
Rahmeti üstünde olsun Mevla’nın.
***
Mevlana’dan aldık dersimizi biz.
‘Ne isen öyle gel’ açık kapımız.
Aşkın ateşine pervane olduk,
O nur ateşiyle yaktık nefsimiz.
***
Görmek istediğim gençlik işte bu.
Yok olsun hurafe, yıkılsın tabu
Akıl el bağlasın kutsal nizama,
Görmesin bu gözler asla gurubu.
20.12.2006-K.Maraş/DOSTOZAN
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.20.05.2019