Bu yazının başlığı aslında çok çeşitli olurdu. MHP’de davul kimde tokmak kimde. Veya kaç davul kaç tokmak var, zurnacı nerde gibi başlıklar üretebiliriz.
Ak Parti Büyükşehir adayının açıklandığı zamanda esen fırtına dindi mi, dindirildi mi diyede sorabiliriz.
Başlık çok, soru çok at atabildiğin kadar, sor sorabildiğin kadar.
Birde Genel merkez dışında Hoca Ankara’dan kimin kayığında diye de sorabiliriz.
Ben daha önceki yazılarımda ve dost sohbetlerinde MHP teşkilatının seçim kazanma niyetinde olmadığını yazdım ve söylemeye devam ediyordum.
Son birkaç gündür oluşan gelişmelerden sonra teşkilatla ilgili fikrimi askıya aldım. Kusura bakma Sayın Bastırmacı..
Dulkadiroğlu aday adayı ile ilgili söylediklerini yazarken eleştirmiştim, ama Tahir Hoca’nın aday göstermeye çalıştığı Selçuk Kurtsatar’ı öğrenince, hakikaten Sayın Bastırmacı’nın çok masum kaldığına kanaat getirdim. (Başkan şimdilik kusura bakma, yine bir şeyler olursa yazma hakkım saklı)
Tahir Hoca memleketten ayrılalı çok olmuş, kimin ne olduğunu bilmeden, aday yapmak istediği kişinin siyasi geçmişini araştırmadan böyle bir işe giriştiğini görünce Sayın Bastımacı ile ilgili kanaatimi askıya aldım. (Yapmak istediği adayın partiyle bağlantısı ne, CHP kökenli mi, kimin ortağı vs.)
Kahramanmaraş MHP teşkilatı zaten vekil-teşkilat zıtlaşmasından çok çekti. Tahir Hoca prof ünvanı ile gelip aday olunca; “aboovvv MHP iyi bir aday buldu, hemde memleketin gööbaaeenden, Duvanlı’dan” lafları eridi gitti.
Çünkü Hoca’nın birleştirici unsur olacağını düşünenler, Hocanın teşkilattan ayrı çalışmaya başlamasını önce Hoca teşkilatı iplemedi afferin diye yorumladılar.
Sonra baktılar Hoca bu işin acemisi, teşkilata sıcak bakmayan Hoca eskileri toplamak yerine yukarıda da belirttiğim gibi, Genel merkez dışında Ankara bağlantılı çalışmaya başladı.
Türkoğlu ilçe aday tanıtımı ve seçim bürosu açılışında bu bağlantının bir işe yaramayacağı ortaya çıktı.
Milletvekili seçimlerinden bu yana doğru düzgün bir araya gelmeyen Vekil, İl Başkanı, eski küskünlerden bazıları Türkoğlu’nda hep bir arada gövde gösterisi yaparken bunları yazacak gazeteciler nerdeydi..
Parti yönetiminde Maraş basını ile çok yakın ilişkileri olan insanlar varken, ve Maraş basını hiç değilse bu kişilerin hatırına oraya gelip o manzarayı resimleyebilecekken, orada sadece 3 kişi vardı.
Hoca’nın seçim karargahı başkanlığı yapacağı söylenen Ankara bağlantısı; ya benden ne istiyorlar, ben Ankara’da Devlet memuruyum, seçimle partiyle işim olmaz, İl başkanı beni yıpratmaya çalışıyor derken, 3 gün önce Maraş’a gelip, Hoca’yı yanıltacak bağlantıları yaptığını neden saklıyordu..
Kısacası Tahir Hocam yanlış yoldasın, kılavuzu karga olanlarla ilgili atasözünü niye söylemişler bilmiyorum.
4 paragraf önce Hoca işin acemisi yazdım ya.. Sakın kızma ben demiyorum, danışman diye tuttukların sağda solda öyle söylüyor.
Sevgili Hocam sözün kısası; Milletvekilliği için çalışıyorsan, bunu sana yedirmezler. Çünkü Genel merkeziniz bu işin farkında, Maraş’tan gidenlere “Hoca ne yapıyor” diye sorup takip ediyorlar.
Bu teşkilat vekilliği Ankara’ya bir kere kaptırdı bir daha olursa zınarçılık yaparlar.
Bu şekilde acemiliğe devam eder, siyasi ihtirası için çalışanlarla işbirliği yapmaya devam ederseniz, 12 Şubat adayı Yusuf Temizkan’a yazık olacak.
NOT: Ben bir rüya gördüm hayırdır inşallah. Tahir Hoca milletvekili adaylığını garanti alarak
görülen lüzum üzerine istifa etmiş, yerine de çok etkili birisi gelecekmiş..
Rüya bu, baştan söyledim…