En son köşe yazımı 12.10.2014 tarihinde, 00.37’de yazmışım. Seçim zamanı aldığı abdestinin suları ellerinden ve ayaklarından şıpır şıpır damlayarak namaz vakitlerinde camiye koşan Uğur Dilipak’ı müftüye davetimden vazgeçtiğimi beyan ettiğim bu yazımdan sonra Ankara’ya gittim. Rutin haberlerin dışında köşe yazmadım, konu sıkıntısı çektiğimden değil, çünkü köşe yazmak ayrı bir konsantre işidir.
Bu arada epey yazı birikti.
Kahramanmaraş Belediye spor’da Recep Demir Hoca’nın gönderilme hikayesinden, Genel sekreter yardımcısının neden geri gittiğine, Kanalmaraş’ta yayımlanan imar yolsuzluklarına neden cevap verilmediğine dair bir çok konudaki fikirlerimi ve edindiğim bilgileri kamuoyu ile paylaşacağım.
Kaleye bir toopp yazımda, Valilik bahçesinde ramazan bayramı töreninde, yazdığım yazılardan dolayı bana terbiyesiz diyen ve sonra da bunu inkar ederek dansözlere taş çıkartırcasına çeşitli atraksiyonlara giren sevgili Uğur Dilipak’a olan Müftü davetimi geri çektiğimi beyan etmiş ve bu konuda yazı yazmayı noktalamıştım.
Ankara seyahatim bitti, memlekete döndüm.. Ofisimde otururken benim yazdığım yazıdan bir gün sonra, yani 13.Ekim.2014’de saat 18.20 itibari ile facebook sosyal paylaşım sitesinde Uğur Dilipak’ın kendi sayfasında isim vermeden hakkımda inciler(!) yazdığını gördüm.
İncili yazı şöyle:
Necip fazıl bir gün kendi hakkında çok yazı yazan bir adama alçak demiş sormuşlar üstad bu adamı alçak demişin necip fazıl düzeltiyorum alçaklığında seviyesi var bu adama ancak çukur diyebilirim demiş.
Kusura bakma Sayın Dilipak.
O tarihten bu zamana kadar vereceğim cevabı bekleyip strese girmişsindir. Beklettim seni..
Bak ben yazdığım yazılarda aleni isim yazarım. Bu iş Doğal gaz müdürlüğü ile siyaseti birbirine alet etmeye benzemez.
Birine yazı ile cevap vereceksen üstad’ları alet etme. Delikanlı gibi açık seçik isim yaz. Üstat hayatta olsa ve senin müftü davetine kayıtsız kaldığını duysa kulaklarını çekerdi.
Sonra ben artık senle ilgili yazı yazmayacağımı söylüyorum sen kaşınıyorsun be kardeşim.
Bu konu ile ilgili malum papağan hikayeleri var.
Senin gibi adamlarla mücadele etmek için gerekirse, çukurda olurum çamurda.
Bence kaşınma..