Bir deli bir kuyuya taş atar, kırk akıllı çıkaramaz demiş atalarımız.
Ben o kuyuya taşı attım 40 kadar olmasa da hatırı sayılır miktarda akıllının, Kahramanmaraş siyasetinin geleceğindeki isimleri olmaya aday olan akıllıların bu taşı çıkarmalarını bekliyorum.
Evet o deli benim.
Spot olarak haberi yaptım, Yorumları takip ediyorum. Beklentim olduğu, isteğini alamadığı için yazı yazıp, “bak yazarım ha” diyerek bir yerlere mesaj verdiğim şeklinde çeşitli yorumlar var face sayfamda.
Evet beklentim var, beklentimi birazdan açıklayacağım., Şimdi işin reklamlar bölümündeyim..
Marlboro sigarası ilk çıktığında, piyasaya çıkmadan önce etrafa boş paketlerini atmışlar, herkes piyasada bu sigarayı arıyor. Sigara piyasaya ilk çıktığında da kapış kapış gerçekten yok satmaya başlamış…
Şimdi ben işin reklam kısmını tamamladım boş paketler iyice ses getirdi, yarında dolu paketleri piyasaya süreceğim.
Niye bekledim, beklentim nedir…
Ben yerel gazeteciyim, haberin sansasyon kısmını mutlaka severim ama, öncelikle memleketim gelir. Çünkü ben burada yaşıyorum. Memleket üzerinde şahsi hırslarını, siyaset kanadıyla tatmin etmeye çalışanları hiç sevmem ve yazarım. Zaten haber sitemin başlığında da “yazılmasını istemiyorsan yapma” diye yazar..
Beklentim odur ki; gelecek 5 yıl içerisinde yerel idarecilerimiz olarak seçilen başkanlar, siyasi hırs için çalışanların baskısı altında kalmadan hizmet yapsınlar.
Beklentim odur ki; bu siyasi hırslarını bir takım yasa ve ahlak dışı atraksiyonlarla destekleyen ve bunu baskı aracı olarak kullananlar, bu yazımdan sonra ellerini kafalarının arasına alıp, “biz nerde yanlış yaptık” diye düşünsünler.
Beklentim odur ki; yazıma muhatap olanlar (onlar kendilerini bilirler) sessiz sedasız bulundukları görevlerden; birer ikişer işlerimin yoğunluğu, sağlık nedenleri, çocuklarıma kaynanama kayınbiraderime zaman ayıramıyorum dolayısyla hatunla aramız açılacak gibi bahanelerle istifa edip beni yazmaya mecbur etmesinler.
Şimdi beklentimin ne olduğunu anlatabildim mi acaba…
Benim beklentim memleket adına bir şeyler yapılması, bir şeyler yapmakla görevlendirilen ya da seçilenlerin işini rahat rahat yapabilmesidir.
Bu rahatı bozanların karşısına çıkmakta benim boyun borcumdur.
Çünkü ben bu memlekette yaşıyorum, bu memleketi dışarıda Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olarak temsil ediyorum.
Kağıt kalemleriniz hazır mı istifa edecekler…