Ehven-i şer nedir? Ehven-i şer hayattın içinde bir gerçek midir? Yoksa bir uydurma ve bir kılıf (hatalara ve zararlara geçirilen bir kılıf) mıdır?
Hemen belirtelim ki, ehven-i şer hayatın içinde sık karşılaşılan bir kavramdır. Hayatın içindedir ve insanlar bilerek ya da bilmeyerek ehven-i şeri zaman zaman tercih etme durumuyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu nedenle bir kılıf ya da uydurma bir durum değildir. Hayatın içindedir.
Ehven-i şer hayatın içinde bir kavram dedik. Peki, nedir bu kavramın manası? Önce bu kavramın bir tarifini yapalım ve daha sonra da bu kavramın açıklanması noktasında görüşlerimizi belirtelim.
Ehven-i şer lügatlerde şöyle tarif edilir. Ehven-i şer, “şerrin en az zararlısı, kolayı, şerrin daha az zararlısı, daha az kötü olan; iki şerden daha az zararlısıdır.”
Mecelle’de “ehven-i şer” nasıl tarif edilir? Bir de bunu açıklayalım. Tabi, Mecelle’yi bilmeyenlerimiz çoktur. Önce, onu açıklayayım. Çünkü, bir yerde Mecelle hakkında birkaç kelam edeyim dedim, üniversite mezunu bir Kardeşimiz dahi, Mecelleyi uzay aracı sandı. Şu meşhur Macellan Uzay Gemisi var ya? O sandı. (Bu da ilginç bir anı olarak zihnimde yer aldı) Mecelle ayrı Macellan ayrı.
Mecelle, (tam ismiyle Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye) 1868-1878 yılları arasında Ahmet Cevdet Paşa başkanlığındaki bir komisyon tarafından derlenen İslami özel hukuk (medeni hukuk) kuralları bütünüdür. Osmanlı Devleti’nin son yarım yüzyılında şer'i mahkemelerde hukuki dayanak olarak kullanılmıştır. Mecelle, bir giriş ile birlikte 16 bölümden oluşur ve 1851 maddeden müteşekkildir. İşte bu Mecelle’de ehven-i şer ile ilgili 4 maddelik hüküm vardır. Bu hükümler şunlardır: “Genel zararı gidermek için özel zarar tercih edilir.” (Madde26) “Şiddetli zarar, hafif zararla giderilir.” (Madde 27) “İki kötülük birden saldırdığında, hafif olan işlenerek büyük olanın ortadan kaldırılması çaresine bakılır. “(Madde 28) “Daha az zararlısı tercih edilir.” (Madde 29)
Bu hükümlerden daha evvel ve hepsini kapsayacak bir hüküm de 21. maddede mevcuttur. Mecelle 21. maddede; “Zaruretler (şer’an) memnu (ve haram) olan şeyleri mubah kılar.”
Evet, bu hükümlerden de anlaşıldığı üzere, ehven-i şer esasında bir mecburiyet ve bu mecburiyet içinde bir tercih etme zorunluluğudur. Yani ehven-i şer bir serbestiyet hali değil, bir mecburiyet halidir.
Bizim bu söylediklerimizi Ecdad, “denize düşen yılana sarılır” şekliyle de özetlemiştir. Yoksa kim gidip de “yılana sarılır.” Mecbur olmuşsunuz ve denizden çıkmak istiyorsunuz, “yılandan başka sarılacak hiçbir şey yoksa, başka çare yoksa, tek çıkar yol da odur.”
Hadis-i Şeriflerde de ehven-i şerin (yani zararlılar arasında en az zararlı olanın) tercih edilmesi hususunda emir vardır. Sevgili Peygamber Efendimiz (asm); “Müminin başına iki bela gelirse, hafifini seçsin!” buyurmaktadır.
Dileğimiz ve duamız odur ki, mü’min kulun başına hiçbir zaman bela ve musibet gelmesin ve gelirse de inşallah en hafif bir şekilde atlatılsın.
Ehven-i şer konusunda temel bilgi ve tek bakış açısı budur ve bu olmalıdır. Bu bakış açısıyla baktığımız ehven-i şer noktasında başka neler söylenebilir?
Ehven-i şer kavramı sosyolojik ve hukuk bakımından böyle bir anlam taşırken, siyaset bakımından da benzer anlamlar taşır. Fakat buradaki yani siyasetteki anlamı çok tartışmalıdır. Bu tartışmadan dolayı, bu yazıda siyaset konusuna çok da fazla derinlemesine girmek istemiyorum. Yalnızca şunu belirtmek istiyorum. Günümüzde ya da yakın geçmişte ya da daha açıkçası Cumhuriyet tarihinde dindarlar ve mütedeyyin insanlar olarak, siyasi partiler anlamında her zaman ehven-i şeri seçme durumunda kalmışızdır. Hiçbir siyasi parti ve hiçbir siyasi oluşum ideal ve istenilen, olması gereken noktada olmamıştır. Daha doğrusu, siyasetin doğasından gelen özelliklerden dolayı ve günümüzde taşıdığı misyon bakımından siyasi partiler daha çok kendi taraftarlarının çıkarını öne çıkaran, başkalarını dışlayan ve parti menfeatini öne çıkaran oluşumlar oldukları için mükemmeli hedeflemeleri mümkün değildir. Tabiatları icabı siyasi partiler ideali yansıtamazlar. İdeali yansıtmayan oluşumlar bir örnek ve değer ifade etmezler. Ancak mecburiyetle tercih noktasında kalındıkları için siyasi partiler arasında, en az zararlı olanlar seçilmek durumunda kalınır.
Evet, ehven-i şer kavramı hakkında belki de daha fazla şeyler söylenebilir. Biz kısaca bir özetleme yaptık. Allah her şeyin hayırlısını nasip eylesin. Amin