Seçim çalışmaları hakkında bilgiler almak ve Kahramanmaraş gündemi üzerine sohbet etmek amacı ile Birleşik Basın Birliği (BBB) mensubu gazeteciler Mehmet Taş, Abid Vanlı, Mustafa Nuri Şirin ve Lütfi Yıkan ile CHP’li aday Nilden Bayazıt Kervanhan bahçesinde biraraya geldi.
Ziyaret edilmedik kesim bırakmamaya özen gösteren Nilden Bayazıt, gittiği yerlerde de büyük ilgi gördü. Başta ekonomik konular olmak üzere partisinin seçim vaatleri hakkında halkı bilgilendiren Nilden Bayazıt, kendisine gösterilen yoğun ilgiye de teşekkür etti.
8 yıldır aktif siyasetin içerisinde bulunduğunu belirten Bayazıt, CHP olarak Kahramanmaraş'tan en az 3 milletvekili çıkartabilmeyi hedeflediklerini ve bu konuda da iddialı olduklarını söyledi.
Bayazıt şöyle konuştu:
“CHP olarak 7 Haziran genel seçimlerine çok iyi hazırlandık. Seçim beyannamemizdeki vaatler Türkiye genelinde büyük dikkat çekerek ilgi gördü. Özellikle emekliler ve asgari ücretliler ile ilgili vaatlerimiz hayli yankı yaptı.
Adayların belirlenmesinde uygulanan önseçim ise diğer siyasi partilere demokrasi örneği oldu. CHP adayı olarak seçim bölgem ve memleketim Kahramanmaraş’ı adım adım gezmeye özen gösterdim. Hükümetin yanlışlarını ortaya koyarak iktidara geldiğimizde ülkeyi nasıl yöneteceğimizi hemşehrilerime detayları ile anlatmaya çalıştım. Başta kadınlarımız olmak üzere halkımız bana karşı bir hayli ilgi gösterdi. Kendilerine ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Sizin vasıtanız ile bir kez daha hatırlatmak isterim ki; 7 Haziran günü gelin CHP’ye oy verin. Seçimlerin hayırlar getirmesi dileği ile Kahramanmaraş halkına selam ve saygılarımı sunuyorum.”
KENDİSİNİ NASIL ANLATTI?
"Ailemin görev yaptığı Kahire’de 1969 senesinde doğdum; ailenin en küçüğü olarak. Adım, biraz apar topar, plansız programsız geldiğimden, biraz da Nil kenarında doğduğumdan Nilden konmuş; Nil Nehri’nden geliyorum yani.
Kadıköy Anadolu Lisesi’nden sonra Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı’ na girdim. İlk tercihine girebilen çok az şanslı insandan biri olarak dopdolu bir 4 sene geçirdim Boğaziçi Üniversitesi’nde. Tomris Uyar’dan yaratıcı yazarlık, rahmetli Yavuzer Çetinkaya’dan sinematografi , çok değerli hocam Prof. Oya Başak’dan drama ve kurgu dersleri almış olmak büyük ayrıcalıktı; önlerinde saygıyla eğiliyorum.
Bugün karşılaştığım her olaya farklı pencereden bakabilmeyi becerebiliyorsam çokça bu muhteşem insanların çabaları sayesindedir. Şimdi siyasette çok ihtiyaç duyulan bir noktayı bu güzel insanlar pek güzel anlattılar bize: hayata değişik açılardan bakmayı başarabilmek.
Yazımdan da anlaşılır; üniversite yaşantım süresince farklı algılama yöntemleri, kişilerarası iletişim hep ilgimi çekti. Henüz iletişim Türkiye’de fazla bilinmiyorken A.B.D ‘de iletişim alanında yüksek lisans yaptım. Ne olacağımı çok da bilmeyerek “ iletişim bilimi” konusunda başladığım yüksek lisans programım, tesadüfen aldığım politik iletişim dersiyle farklı bir alana kaydı: siyaset iletişimi.
Uzun süre yayıncılık yaptım, diğer taraftan da öğretim görevliliği. Ancak siyaset ve iletişim hayatımın her döneminde oldu. Yeditepe Üniversitesi, Kültür Üniversitesi ve sonrasında Boğaziçi Üniversitesi’nde siyaset iletişimi dersleri vermeye hep devam ettim.
Siyaset 2008 senesinde “tam gün” olarak hayatıma girdi. Edindiğim birikimi “aşkla bağlı olduğum” partimle bütünleştirmek, değişime katkıda bulunmak, daha da önemlisi çocuklarıma yaşanabilecek bir yarın bırakabilmek sorumluluğuyla kayıt oldum partime. CHP İstanbul İl yöneticiliği görevinde bulundum. Op. Dr. Ziya Postalcı ile evliyim. On üç ve beş yaşlarında muhteşem iki çocuğum var; Zeynep ve Tuna. Başka bir tutkum; edebiyat. Basılıp yayınlanmış çeviri romanlarım bulunmakta. Üniversite ve Parti çalışmalarımın dışında Sarıyer’de kurucusu olduğum M.E.B’e bağlı bir anaokulum var. Bilirsiniz; en büyük mutluluk çocuk yetiştirmektir. Siyaset çalışmalarım CHP dışında da devam etmekte. Bir düşünce platformu olarak kurulan Toplumcu Düşünce Enstitüsü’nün yönetim kurulu üyesiyim. Aynı zamanda KA-DER (Kadın Adayları Destekleme Derneği) üyesiyim." (FOTOĞRAFLAR: LÜTFİ YIKAN)