Bebeklerde dil
gelişiminin önemine işaret eden uzmanlar, bebeklerin özellikle 12-18 ayda
ortalama 5-20 kelime bilmeleri gerektiğini ve basit iki kelimelik cümleler
kurması beklendiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, “Eğer kelimeleri kullanmak
yerine işaret dilini kullanıyorsa, sizin isteklerinize tepki vermiyorsa,
birtakım sesleri çıkarmıyorsa bir uzmanla görüşmek gerekmektedir.” uyarısında
bulunuyor. Uzmanlar, 0-12 ay arasında dil gelişimi için mutlaka bebeklerle
konuşmak gerektiğini, cevap vermese bile kelimeleri tekrar etmenin önemli
olduğunu vurguluyor. Ebeveynlere, 0-3 yaş arası ekrandan uzak tutulması
tavsiyesinde de bulunuyor.
Üsküdar
Üniversitesi Sağlık
Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Görevlisi Merve Yüksel,
çocuklarda dil gelişiminin süreçlerine ilişkin bilgi verdi.
Bebekler yüz ifadesi ve sesle iletişim kurabiliyor
Kişiler
arası iletişimin sağlanmasının en önemli yolunun sözel dil kullanımı olduğunu
kaydeden Öğretim Görevlisi Merve Yüksel, “Fakat bebekler, doğdukları andan
itibaren konuşamasalar bile yüz ifadeleri, ağlamalar ve seslerle iletişim
kurarlar ve aslında bu iletişimin temel amacı ihtiyaçları duyurmaktır. Çocuklar
ise kelimelerle kendini ifade etmeye başlar ve aynı zamanda özerkliklerinin de
farkına varmış olurlar. Kelimeler, kavramlar ve en nihayetinde sözlü dilin
ortaya çıkışı çocuğun bilişsel gelişimi ile paralel olarak gelişir ve
birbirinden bağımsız değildir.” dedi.
Bebeklik ve erken çocukluk dönemi önemli
Dilin
gelişebilmesi için düşüncenin oluşmaya başlamış olması gerektiğini ifade eden
Yüksel, “Aslında düşünce gelişimi, dil tarafından belirlenir de denebilir. Dil
sayesinde düşünce gelişir ve yine dil sayesinde aktarılmış olur ve bu süreç de
çocuğun çevresine, en nihayetinde de topluma uyumunu sağlamış olur. Bu, pek
tabii çocuğun içinde bulunduğu kültürün ana dili ile gerçekleşir. Özellikle
bebeklik ve erken çocukluk dönemi, dilin kazanılmasında önemlidir ve herhangi
bir nedenle dil gelişiminde geri kalınması topluma uyumu ve tüm yaşamı
etkileyebilecek nitelikte olabilmektedir.” diye konuştu.
Her bebek dil yeteneği ile doğar
Her
bebeğin eğer fiziksel olarak önemli bir problemi yoksa dil yeteneği ile
doğduğunu belirten Öğretim Görevlisi Merve Yüksel, “Yaşamın ilk yılı dil öncesi
dönem, okul öncesi yıllar ise temel dil yeteneklerinin kazanıldığı dönem olarak
tanımlanır. Dil öncesi dönemde bebek, konuşmasa bile sesleri duyabilir. Hatta
doğumdan sonraki birkaç gün içinde sesler arasından annelerinin sesini ayırt
edebilirler. İsteklerini çeşitli sesler çıkararak ve ağlayarak bildirir. Genel
olarak 6. Aydan itibaren “ba-ba”, “de-de” gibi çeşitli heceleri çıkarmaya
başlar. 12. Aya doğru ise ilk kelimeler çıkmaya başlar.” dedi.
Dil gelişiminin evreleri nasıl olmalı?
Öğretim
Görevlisi Merve Yüksel, dil gelişim dönemlerini şöyle sıraladı:
1-2 Ay: İnsan sesine ve özellikle
annenin sesine tepki verir. Herhangi bir ihtiyaç ya da problem olduğunda bunu
ağlayarak belirtir. Değişik sesleri ayırt etmeye başlar.
İlk 4 Ay: Farklı sesleri ayırt
edebilir.
4-8 Ay: Seslere karşı tepki verir.
Konuşmalara hırıltı ile cevap verir. Farklı ses tonlarını algılar ve taklit
etmeye başlar.
İlk 9 Ay: Ağlar, gülümser, ünlü sesleri
çıkarır. Elini uzatır; verme, işaret etme, gösterme hareketleri yapar.
9-12 Ay: Yetişkinlere benzer ses tonu
çıkarmaya başlar. 12 aylıkta 5-10 kelimelik bir hafıza oluşur. Fakat ilerleyen
ilk 6 ayda iki katına çıkar.
1-2 Yaş: Bir iki sözcüklü kelimeler kurar.
Olumsuz cümleler ve soru cümleleri oluşturur.
2-3 Yaş: Kelime dağarcığının hızla arttığı
dönemdir. 3-4 kelimelik cümleler kurar ve 2 yaşında yaklaşık 250 kelime
haznesine sahiptir. 3. yaşta ise 1000 kelimeye kadar çıkabilir.
3-5 Yaş: Sorulara cevap verebilir. Konuları
değiştirebilir. Kendi kendine soru-cevap diyalogları oluşturur. Kendi kendine
konuşabilir. “Neden”, “Niçin” soruları sorabilir.
5-6 Yaş: Dili akıcı bir şekilde konuşabilir.
“Çünkü”, “Ama”, “Sadece” gibi bağlaçlar kullanarak cümleler kurabilir. Duygu ve
düşünceleri aktarabilir.
Dil gelişimi bazı faktörlerden etkilenebilir
Genel
olarak bu evrelerin sırayla ortaya çıkmakla birlikte ortaya çıkış zamanları farklılık
gösterebildiğini kaydeden Yüksel, “Tüm bebekler, öğrenmeye öncelikle dildeki
sesleri öğrenmekle başlarlar ve her yaştaki insanda olduğu gibi anladıkları
kelime sayısı kullanılan kelime sayısından fazladır. Çocuğun ilk kelimeleri
arasında isimler başta gelir. Ardından fiiller, sıfatlar ve edatlar gelir.
Çocukların öğrenebildiği ve ifade edebildiği dilsel özelliklerdeki bu sıralama
genelde değişmezken, gelişimin hızı; fizyolojik ve genetik özellikler, bilişsel
gelişim, sosyal çevre ve etkileşim, aile-çocuk arasındaki sözel iletişim
düzeyi, sosyoekonomik ve sosyokültürel özelliklerden etkilenebilmektedir.”
dedi.
Bu belirtiler sorun habercisi olabilir
Biyolojik
faktörlere bağlı olarak duyma sorunu, görme sorunu, yarık dudak-damak benzeri
sorunları olan çocukların konuşmalarında sorun çıkabileceğini ve gecikmeye
neden olabileceğini kaydeden Merve Yüksel, “Ayrıca zihinsel gerilik, serebral
palsi, otizm, yaygın gelişimsel bozukluk gibi durumlar da dil gelişiminde
problemlere neden olabilir. Normal gelişimsel süreç içerisinde her ay ve yaşta
kullanması gereken kelime sayısı, kurması gereken cümle yapıları gibi
beklentiler vardır. Bu beklentileri gerçekleştirmiyorsa, söylenenleri
duymuyormuş ve anlamamış gibi görünüyor, uygun tepki vermiyorsa tüm bu bulguları
birlikte değerlendirerek bazı tedbirler alınması gerekir.” uyarısında bulundu.
Yüksel,
“Özellikle 12-18 ayda ortalama 5-20 kelime bilmeleri gerekir ve basit 2
kelimelik cümleler kurması beklenir. Eğer kelimeleri kullanmak yerine işaret
dilini kullanıyorsa, sizin isteklerinize tepki vermiyorsa, birtakım sesleri
çıkarmıyorsa bir uzmanla görüşmek gerekmektedir.” diye konuştu.
Bebeğinizle mutlaka konuşun
Dil
gelişimini etkileyen en önemli faktörlerin başında çocuğun sosyal çevresinin
geldiğini kaydeden Merve Yüksel, “0-12 ay arasında dil gelişimi için mutlaka
bebeklerle konuşmak gerekir. Cevap vermese bile kelimeleri tekrar etmek
önemlidir. ‘Suyu döktüm’, ‘Kapıyı açtım’ gibi bazı yapılan işler konuşularak
anlatılabilir. İsmini söylediğinizde bakmasını sağlamak, kullandığı kelime ve
heceleri ‘Su içmek istiyorsun’ vb. şeklinde desteklemek, “ce-ee” ve “fış fış
kayıkçı” gibi oyunlar oynamak dil gelişimini olumlu etkileyecektir.” dedi.
0-3 yaş arasında kesinlikle ekran seyrettirilmemeli
Dil
gelişiminde uyaran eksikliğini azaltmanın en iyi yolunun, bolca konuşmak ve
televizyon, tablet gibi aletlerden kesinlikle uzak tutmak olduğunu vurgulayan
Merve Yüksel, önerilerini şöyle sıraladı:
- 0-3 yaş arasında hiçbir şekilde televizyon/ekran seyrettirilmemesi önerilmektedir. Çünkü televizyonun karşısında bir iletişim sisteminin içine değil, ondan yanıt beklenmeyen pasif bir sistemin içine dahil olmaktadır. Bu yüzden birebir bakım vereni ve çevresindeki erişkinlerle olan ilişkileri çocuğun dil gelişimini zenginleştirir.
- 12-36 aylarda ise resimli kitapları birlikte incelemek, ‘Ben yaptım’, ‘Sen yaptın’ gibi zamirleri kullanmak, yaşıtları arasında bulunmasını sağlamak gerekir. Kız çocuklarının daha erken, erkek çocuklarının daha geç konuşabileceği ile ilgili bir inanış vardır. Bu da erkek çocuklarda konuşma gecikmelerinin fark edilmesini ve erken müdahale edilmesini engellemektedir.
- 3 yaşından itibaren kreşe gitmek de dil gelişiminin zenginleşmesini sağlayan en önemli etmenlerden bir tanesidir. Orada akran ve yetişkinlerle kuracağı sosyal ilişkiler bunu desteklemektedir. Başka bir dikkat edilmesi gereken nokta ise anne baba ve yetişkinlerin çocukla konuşurken “bebeksi” bir dilde iletişim kurmamaya çalışmalarıdır.
Öğretim
Görevlisi Merve Yüksel, ebeveynlerin dil gelişim evrelerinin özelliklerini,
çocukların konuşmalarını geciktirecek etmenleri bilmelerinin ve bunlara dikkat
etmelerinin önemli olduğunu belirterek “Bu sayede bir problem olduğunda fark
edilebilmekte ve müdahale edilebilmektedir. Çok daha ileri boyuttaki konuşma
gecikmelerinde öncelikle bir çocuk psikiyatristine başvurulması gerekmektedir.
İhtiyaca göre dil-konuşma terapistleri ya da psikolog ve özel eğitim
uzmanlarına yönlendirilebilmektedir.” diye konuştu.