Kahramanmaraş Ak Parti Onikişubat ilçe başkanı Mücahit Kara, Düşman işgalinden kurtuluşun 102. Yıl dönümü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, bugün modern işgal yöntemleri geliştirtiren Batı’nın İşgal fikirlerinden hiçbir zaman vazgeçmeyeceğini söyledi..
Mazlumun son kalesi olan Anadolu’nun düşme noktasına geldiğinde, Türkü ile Kürdü, Sünnisi ile Alevisi, Çerkezi, Türkmeni ile vatan savunmasında tek vücut olduğunu ifade eden Mücahit Kara, vakti ve yeri geldiğinde karşı durmasını bilen Türk Milletinin, bundan sonrada yapılacak her türlü hayasız işgale karşı duracağını söyledi.
Kara’nın açıklaması şöyle:
“Destansı İstiklal
Harbimizin Sütçü İmam ile ilk kurşununun atıldığı, Rıdvan Hoca ile İslamî
bilincin ruhlarda bayraklaştığı, Şeyh Ali Sezai Efendi ile ulvî bir hal aldığı,
Arslan Bey ile çelikten bir direnç ile destanlar yazıldığı gündür 12 Şubat. Tam
bir asır öncedir…
Mazlumun son kalesi
Anadolu düşme noktasındadır. Elinden silahı alınmış, askeri terhis edilmiştir.
Cepheden evine dönen Mehmetçik evininde işgal edilmiş olduğunu görmenin hüznünü
yaşamıştır. Ümmetin evlatları için zor bir sınavdır bu. Eli kanlı işgal
kuvvetleri bu durumu fırsat bilip zulmünü her geçen gün daha bir artırırken
ümmetin evlatlarının da sabır taşı patlama noktasındadır.
Ve bayrak olayı sabır
bardağının taştığı gündür. Bu topraklarda yaşayan her bir fert; Türkü ile
Kürdü, Sünnisi ile Alevisi, Çerkezi, Türkmeni ile vatan savunmasının bir ferdi
olmuştur. Bu hayasız işgale karşı bir ve birlik olanlar İngilizini, Fransızını
ve işbirlikçileri Ermenileri elbirliği ile kovmuştur bu topraklardan.
Bugün bile hâlâ,
şehit kanlarıyla sulanmış aziz vatan topraklarını işgal fikrinden vazgeçmeyen
batıyı iyi bilmek ve tanımak gerekir. İşgal fikirlerinden hiçbir zaman
vazgeçmemiş olan Batı bugün modern işgal yöntemleri geliştirmiştir.
Bu farklı yöntemleri
iyi tahlil etmek gerekir. Vakti ve yeri geldiğinde karşı durmasını bilmek
gerekir. Fert fert her bir gencimiz yeri geldiğinde ya bir Arslan Bey, ya bir
Ali Sezai Efendi, ya bir Senem Ayşe, ya da Çuhadar Ali gibi
destanlaşabilmelidir.
Bu bilinç her bir
ferdimizde vardır ve tarih boyunca da var olacaktır. İstiklalimizin sene-i
devriyesini idrak ettiğimiz şu günlerin vesilesi ile cümle şehit ve
gazilerimizin aziz hatırasını minnet ve hasretle yâd ediyor ruhlarına Fatihâlar
gönderiyorum.
Mekanları cennet
olsun…”