Merhaba sevgili okurlar, sevgili dostlar.
Cumhuriyetimizin 94.Kuruluş yıldönümü coşku ile kutlandı. Cennet vatanımızı canlarını feda ederek bize bırakan tüm ecdadımıza rahmetler olsun. Batının yüzyıllardır Müslümanlara olan düşmanlığı Türk milleti ve ülkemiz üzerinde de devam etmekte son günlerde de açık açık sergilemekten kaçınmamaktadır. Birlik olmamız gereken en kritik zamanda maalesef bizler incir çekirdeğini doldurmayacak konular üzerine tartışmalar yaşamaktayız. Düşmanlarımızın istekleri doğrultusunda yaşıyor gibiyiz. Akli selim olmak, doğruyu kalp kırmadan, kavga etmeden bulmak, maneviyatımızdan taviz vermeden gerçeği görerek kendimizi ifade etmemiz gerekmez mi? Gerçekleri görüp, bilip, bildirip, manevi huzura erişmek, Vatanımızın birliği için iman ipine sıkıca sarılmak zamanı değil mi?
Nefretin, öfkenin, düşmanlığın, anlayışsızlığın ve tüm kötülüklerin üstünün kapatılıp daha ruhani ve manevi duygularla, barış, kardeşlik, huzur ve yardımlaşma gibi her türlü iyi düşüncelerin paylaşılması gereken zamandayız. Vatanımız için hepimizin sımsıkı kenetlenmesi gereken bir zamandayız. Hiçbir şey elimizden gelmiyorsa, bol bol dua etmeliyiz, dualarımızın içerisine Vatanımızla birlikte tüm sevdiklerimizi de katmalıyız.
Ne demiş Şemsi Tebriz-i “ Hayatta olabileceğiniz en güzel yer bir duanın içinde yer almaktır.” Sizler benim duamdasınız, İnşallah bende sizlerin dualarında olurum.
Dostozan’ ın şiirinde dediği gibi:
Şaşırıp apışıp kalma öylece,
Gör ulu nizamı, bu gizli eli,
Gündüze dönüşür karanlık gece,
Ve işte yaratan, işte sevgili.
Gözlerimizi dört açıp dostu düşmanı iyi ayırt etmeli, bu cennet Vatanı iyi korumalıyız. Bu vesile ile DOSTOZAN ın yazdığı “Kar Aydınlığı” şiirini de sizlerle paylaşıyorum.
KAR AYDINLIĞI
Bir kar gündüzüyle geldim göz göze.
Yollar ışık ışık nurla doluydu.
Baktım gök yüzüne, hacet ne söze.
Serapa her taraf saman yoluydu.
***
Ey gök, yağmur yağmur sağıl da yere,
Kaldır şu gözümden siyah perdeyi.
Nasıl üryan isen son Peygambere,
Şu zavallı akla göster her şeyi.
***
Sende bin bir ışık gider ve gelir,
Hep aynı çizgide, hep aynı yolda.
Akıl son nefesin harcar tüketir,
Şaşmamak mümkün mü, her şey ortada?
***
Bir bağ çubuğunda baldan damlalar,
Sıkarsın suyunu kova dolusu.
Sanki kök dibinden çıkan kaynak var,
Ordan gelir ancak bu kadar bol su.
***
Bir kuru tohumdan çıkan şu çiçek,
Bin bir rengi hangi fırçadan alır?
Ressamı çıldırtır şurda bir böcek,
Fırçalar boyalar hep yaya kalır.
***
İşte bir ağaç da asmış dalına,
Tombul tombul sulu meyvelerini,
Karışmış renklerin alı moruna.
Rabbim sergilemiş eserlerini.
***
Şaşırıp apışıp kalma öylece,
Gör ulu nizamı, bu gizli eli,
Gündüze dönüşür karanlık gece,
Ve işte yaratan, işte sevgili.
DOSTOZAN / M.HANİFİ SARIYILDIZ
Bir dahaki yazıda buluşmak ümidiyle dostça kalın.30.10.2017