Farkındayım biraz geç oldu ama.
Yazacaklarım bazılarının hoşuna gitmeyecek diye bekledim birazcık. Acaba fincancı katırları ürker mi diye de bekledim.
Ankara Gazeteciler Cemiyetinde, Türkiye Gazeteciler Konferedasyonumuzun Onursal Genel Başkanı Nazmi Bilgin’i ziyarete gittiğimde tanıştığım, Kahramanmaraş Kitap ve kültür fuarına katılmış üstadlarla tanışıp sohbet edince, hele bir oturayım bilgisayarın başına dedim.
Memleketimizin tek televizyonu Aksu tv adına, fuarın ikinci günü röportaj yaparken kitaplarını imzalayan bir yazara; “Gelen giden çok, ortalık ana-baba günü gibi.. Alış veriş nasıl?” dediğimde; “Bir insan kitap fuarına geliyorsa, kitaba ve okumaya ilgisi vardır. Burası yiyecek içecek ya da giyim kuşam fuarı değil, bu gün bakar, gelir kitabı inceler, yarında alır” demişti.
Cemiyetteki üstadlarla bunları konuştuk. Anadolu’nun en büyük kitap fuarı olduğundan dem vurdular. Yazarları ilgi alaka hoşnut ederken, satışlardan dolayı da yayınevlerinin memnuniyetini dile getirdiler.
Şiirin başkenti olan memleketimizden bu şekilde bahsedilmesi elbette bizi onca ulemanın arasında memnun etti.
Lakin onların bilemediği bir takım soytarılarda vardı memleketimizi yazar çizer takımının sohbetlerine misafir eden Kitap kültür fuarında.
Büyükşehir Başkanımız Fatih Erkoç’a bu işe önem verdiğinden dolayı çok çok teşekkür ediyorum.. Memlekette iken, memleketimi sevmem her fırsatta terk etme planları yaparım. Gel görki sevdiklerimden ayrılamama güdüsü ağır basar.
Ama 3-5 günlüğüne de olsa gurbete çıktığımda, her Maraşlının yaptığı gibi toz kondurmam.
Fuarda bulunan bir takım soytarılar bu işi kendi lehine rant haline getirme veya, ben varım-güçlüyüm mesajı verme babında, komşu ilimizden bir televizyon kanalını fuar girişine konuşlandırdılar.
Kahramanmaraş’ımızda; dünyaya açılan penceremiz sloganı ile tek bir tv kanalımız var, O da; AKSU..
Zaten bazı resmi kurumlarda 33 plakalı, 21 plakalı araçların çalışmasına gıcık olurken birde bu çıktı karşımıza...