Nerden başlasam bilmiyorum. Konu çok farklı..
Olay mahalli.i Büyükşehir Belediye meclis salonu.
Büyükşehir meclisinde tüm üyeler toplanmış.
MHP’nin basın toplantısından çıktık, BŞB meclisi var dediler, bir selam verelim dedik.
Hay vermez olaydık. Neler duyduk neler..
Meclis salonuna girdiğimde, Nurhak Belediye Başkanı konuşuyordu. Kilis’e çocuk parkı yapılmasının iyi bir şey olduğunu ama, öncelikle kendi ilçesinde eksikler varken bu işin doğru olmadığından söz ediyordu.
Yanlış anladım herhalde dedim.
Kilis vilayeti nereee, Bizim BŞB nere.
Acaba Kilis Gaziantep’i teğet geçip bize bağlandı da haberim mi yok diye, kendi kendime espri yapıp, kendi kendime de güldüm..
Bundan sonrası şöyle..…
*Nurhak başkanı konuşmasını bitirdi..
*Meclisi yöneten başkan vekili Cemal Tanrıverdi bunun adı hediyeleşmek diyerek konuya açıklık getirmeye çalıştı.
*Konu kapanacakken, devreye Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven girdi. Dinimizde bunun yeri var. Adı hediyeleşmektir, bizde farklı vilayetlerden yardım alıyoruz dedi (Biz yeni belediyeyiz sevgili Başkan. Kendi bir tarafımız açıkken, başkalarının açığını kapatmak bize mi kalmış)..
*Dulkadiroğlu Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Kahveci; Kilis’ten talep geldi yaptık, başka talepler olursa da değerlendiririz dedi.
*Nurhak Belediye başkanı tekrar araya girerek; bizim evdeki çocuklardan helallik aldınız mı Kilis’e park yaptırırken dedi.
*Nurhak Belediye Başkanı devamla; geçen haftaki fırtınada trafik lambalarımız hasar gördü, BŞ yetkilileri tamam yaptıralım dediler, biz işi çabuklaştıralım diye lambaları aldık şimdide tamir ederiz diyorlar diyerek zor durumda kaldıklarını beyan etti.
Madem paramız var, sağa sola yardım ediyoruz, bize yardım edin dedi. *Tam bu sırada genelde halim-selim bir davranış sergileyen ulaşım daire başkanı Cengiz Şirikçi el kaldırarak söz istedi.
İşte o anda kavgada bile söylenmeyecek olan;( Cemal Tanrıverdi’ye hitaben)—“Başkanım, biz gerekli araştırmayı yaptık. Yeni aldık dedikleri lambalar seçimde önce alınmış parasını bizden almaya çalışıyorlar” cümlesini talihsizce sarf etti.
Bunun anlamı; en masum şekliyle Nurhak başkanı yalan söylüyor demekti. Halbu ki; bu doğru bile olsa, bu meclis başkanı veya meclis toplantılarına hiç katılmayan BŞB Erkoç’a özel söylenmeliydi.
Daire Başkanı bu lafı aleni söyleme cesaretini, otorite boşluğundan kaynaklanan bir sebeple mi söyledi, yoksa; bir an boş bulundu da ondan mı söyledi söyledi, bunu bilemeyiz.
Ama gerçek olan bir şey var ki; Bu mecliste daha çok şeyler yaşanacak..